Türkiye’de öğrenciler yaz tatilinin son günlerini geçirirken Almanya’da birçok eyalette öğrenciler okula döndü, ders zili çaldı. Önceki yıllardan farklı olarak birçoğunun cep telefonlarını yanlarında sınıflara getirmeleri ise yasak.
Fransa, Hollanda, Avustralya ve Belçika, okullarda cep telefonu kullanımını kısıtlayan ülkelerden. Almanya’da ise eğitim eyalet hükümetlerinin sorumluluğunda olduğundan genel bir yasak yok, her eyalette farklı düzenlemeler söz konusu.
Örneğin Hessen eyaletindeki okullarda akıllı telefon, tablet ve akıllı saatlerin kullanımını yasaklayan yeni bir yasa yürürlüğe girdi. Cihazlar okula getirilebilecek ancak sadece belirli istisnai durumlarda kullanılabilecek. Uygulama ile; öğrencileri cihazların aşırı kullanımdan korumak, okullarda zorbalık gibi gençleri tehlikeye atan içeriklerin yayılmasını önlemek hedefleniyor.
Hessen hükümetine yasa konusunda danışmanlık yapan Augsburg Üniversitesinden eğitim araştırmacısı Klaus Zierer, “Akıllı telefonlar okullardan çıkarılmalı, ilkokullarda tamamen yasaklanmalı ve sadece üst sınıflarda birkaç istisna olmalı” diyor. Zierer’e göre akıllı telefon yasakları “siber zorbalığa harcanan zamanı da azaltıyor.”
Bremen’de telefon yasağı 10. sınıfa kadar olan öğrencileri kapsıyor. Kuzey Ren Vestfalya eyaletinde ise karar yetkisi okullara bırakıldı.
Almanya genelindeki okullarda zaten bir süredir “Smart ohne Phone” (Telefonsuz da akıllı) projesi uygulanıyordu. Proje kapsamındaki okullarda çocukların, teneffüslerde cep telefonu kullanması, mesajlarına bakması veya sosyal medyaya girmeleri yasak.
İhlal edenin telefonuna el koyuluyor
Kuzey Ren Vestfalya’nın Alsdorf kentindeki Dalton Lisesi de, cep telefonlarının çantadan çıkarılmamasını öngören projeyi ugulayan okullardan biri. Eğer öğrenciler bu kurala uymazsa telefonları ellerinden alınıyor ve ertesi gün ebeveynlerine teslim ediliyor. Okulun öğretmenlerinin yüzde 90’ı bu kuralın faydalarına dikkat çekiyor, özellikle küçük yaştakiler olmak üzere öğrencilerin davranışlarının olumlu yönde değiştiğini ve konsantrasyonlarının arttığını belirtiyorlar.
Okulun 13 yaş altı öğrencilerinin çoğu yasağa olumlu bakarken, 16-19 yaş arası daha şüpheci yaklaşıyor. Ebeveynlerin ise yüzde 85’i cep telefonu yasağından memnun, çocukları ile iletişimin evde dahi iyileştiğini belirtiyorlar. Okul Müdürü Martin Wüller, “Özellikle küçük yaştaki çocukların ebeveynleri cep telefonu yasağı için bize teşekkür ediyor” diyor.
Evde de sosyal medya yasak
Solingen kentinde ise bir adım daha ileri gidildi. Kural gereği yeni eğitim öğretim yılında tüm beşinci sınıfların sosyal medyadan uzak durması gerekiyor. 10 ve 11 yaşlarındaki çocuklar, sadece okulda değil evde de Instagram, Snapchat ve TikTok gibi platformları kullanmayacak. Bu fikrin sahibi eski bir okul müdürü olan Burkhard Brörken, yasal bir yaptırım olmasa da ebeveynler ve okulların kuralı benimsediğini aktarıyor.
Brörken, “Konuştuğumuz birçok ebeveyn durumun dramatik bir sorun olduğunu görüyor ve bize neden bu uygulamayı şimdiye dek yapmadığımızı soruyor” diyor. Akıllı telefonların aşırı kullanımının ruh sağlığını olumsuz etkilediğine işaret eden Brörken, şöyle konuştu:
“Okullarda depresyon ve anksiyete bozukluğu yaşayan çocuk ve gençlerin sayısı çok daha fazla. Bu, on yıl önce aynı sıklıkta görülmeyen bir olguydu ama artık gerçekten tüm okullara ulaşmış durumda.”
Yasak kararlarına itiraz da var
Ancak akıllı telefon yasaklarını herkes olumlu şekilde karşılamıyor. Federal Hükümetin Bağımlılık ve Uyuşturucuyla Mücadele Sorumlusu Hendrik Streeck sosyal medya için kademeli yaş sınırları getirilmesini istiyor, cep telefonu yasaklarına ise karşı çıkıyor.
Öğrenci temsilcileri ve sendikalar da yasaklara şüpheyle yaklaşıyor. Bunun yerine, okullarda medya okuryazarlığının aktif biçimde teşvik edilmesini savunuyor, gençlerin akıllı telefonlarını sorumlu şekilde kullanmayı öğrenmeleri gerektiğini belirtiyorlar.
